Türkiye’de özel hastanelerde ortaya çıkan sağlık skandallarına bir yenisi daha eklendi. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan incelemeler sonucunda, özel hastanelerde 16 bin sağlıklı göze gereksiz ve tıbbi bir zorunluluk olmadan ameliyat yapıldığı tespit edildi. Bu durum, kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılanırken, hastaların sadece maddi kazanç amacıyla göz ameliyatlarına zorlandığı ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığı, bu hastaneler hakkında soruşturma başlatıldığını ve sorumluların adalet önünde hesap vereceğini açıkladı.
İddialara göre, bazı özel hastanelerde göz ameliyatları gereksiz yere yapılarak hastaların sağlığı riske atıldı. Bu hastanelerde, katarakt veya başka göz rahatsızlıkları olmadığı halde, hastaların "göz ameliyatı olmanız gerekiyor" denilerek bıçak altına yatmaları sağlandı. Yapılan ameliyatların büyük kısmının, aslında tıbbi bir zorunluluk taşımadığı ve hastaların tamamen ticari kaygılarla ameliyat edildiği anlaşıldı. Sadece 2023 yılı içerisinde 16 bin göze bu şekilde müdahale yapıldığı belirlenirken, bu ameliyatlar neticesinde birçok hastanın kalıcı göz hasarı yaşadığı bildirildi.
Sağlık Bakanlığı, bu durumun ortaya çıkmasının ardından ilgili hastanelere yönelik kapsamlı bir denetim başlattı. Bakanlık yetkilileri, vatandaşların sağlık durumunu kötüye kullanarak maddi kazanç sağlamak amacıyla yapılan bu tür uygulamaların kabul edilemez olduğunu ve en ağır cezai yaptırımların uygulanacağını belirtti. "Hiçbir vatandaşımızın sağlığı ticari çıkarlar uğruna tehlikeye atılamaz. Sorumluların adalet önünde hesap vermesi için gerekli tüm yasal işlemler başlatılmıştır" şeklinde açıklama yapıldı.
Ameliyat edilen hastalardan biri olan Zeynep Demir, yaşadığı süreci anlatarak, “Bir göz kontrolü için hastaneye gitmiştim. Doktor bana katarakt başlangıcı olduğunu ve acilen ameliyat olmam gerektiğini söyledi. O dönemde çok korktum ve hemen ameliyatı kabul ettim. Şimdi ise aslında gözümde hiçbir sorun olmadığını, tamamen ticari kaygılarla ameliyat edildiğimi öğrendim. Görme yetimde ciddi bir sorun oluştu ve sürekli bulanık görüyorum. Bu haksızlığın hesabını sormalarını istiyorum” dedi.
Özel hastanelerin bu tür uygulamalara başvurmasının temel nedenlerinden birinin, sağlık sektöründeki rekabet ve hasta sayısını artırma baskısı olduğu iddia ediliyor. Sağlık ekonomisi uzmanları, bu tür skandalların önüne geçmek için sağlık hizmetleri üzerindeki denetimlerin sıkılaştırılması ve hastaların ikinci bir görüş almaları konusunda teşvik edilmesi gerektiğini vurguluyor. Göz cerrahisi gibi hassas konularda yapılan bu tür gereksiz ameliyatların hastaların yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediğini ve geri dönülmez sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirten uzmanlar, bu tür uygulamaların önlenmesi adına caydırıcı cezaların artırılması gerektiğini ifade ediyor.
Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Yıldız, "Göz ameliyatları ciddi riskler taşır ve sadece gerçek bir tıbbi zorunluluk olduğunda yapılmalıdır. Sağlıklı bir göze gereksiz yere bıçak vurulması, hastanın göz sağlığını kalıcı olarak etkileyebilir ve ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu tür olayların yaşanması, sağlık mesleğinin etik ilkelerine ve hasta haklarına aykırıdır. Vatandaşlarımızı bu konuda bilinçli olmaya ve her zaman ikinci bir görüş almaya teşvik ediyoruz" dedi.
Sağlık Bakanlığı, bu skandala karışan hastaneler hakkında idari işlemlerin sürdüğünü ve ilerleyen günlerde daha kapsamlı açıklamaların yapılacağını duyurdu. Ayrıca, benzer vakaların yaşanmaması için özel hastanelerin daha sıkı denetleneceği ve gerekirse ruhsatlarının iptal edilebileceği belirtildi. Vatandaşların bu tür sağlık hizmetlerinden mağdur olmaması için Bakanlık, ihbar hatları ve denetim mekanizmalarını daha aktif hale getirdi.
Sonuç olarak, özel hastanelerde yaşanan bu sağlık skandalı, vatandaşların güvenli ve sağlıklı bir şekilde tedavi edilme haklarını koruma açısından ciddi bir uyarı niteliğinde. Sağlık sistemindeki bu tür suistimallerin önüne geçmek adına daha etkin denetimlerin yapılması ve hastaların bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Bu olay, sağlık hizmetlerinin yalnızca ticari amaçlarla değil, tamamen hasta sağlığı odaklı sunulması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.